HaberSpor Haberleri

Olsun, Bütün İspanya Beşiktaşlı

teomanakbennn1704Guti’yle Quaresma gidip de iş geçen seneki kadroya kalınca, geçen seneki Beşiktaş’ı izledik 90 dakika. Sonuç da buna uygun şekilde hüsran oldu.

Beşiktaş antin kuntin Avrupa Kupası maçlarıyla gözümüzü boyuyor gibi. Tabelaya bakınca gerçek bambaşka: Yaptığı maçların neredeyse yarısında mağlup olmuş bir takım Beşiktaş. Berbat bir başarı tablosu. Yaptığı maçların sadece yarısını kazanabilmiş bir takım. Ümitsizliğe sürükleyen bir performans istatistiği. Ve iş öyle çözüldü ki, rakip geliyor golü atıyor, üzerine ‘gol!’ diye atlayacakları etrafından uzaklaştırıp hocaları, “Sakin olun, tamam, devam” diyor, “Bilmiyor muyuz biz bu maçı alacağımızı, abartmayalım” diyor. Bunu İnönü’de yapıyor. İnsanın ağırına gidiyor. Şu bütçeyle, şu hedeflerle, ‘yeni stadyum’ derken, Avrupa’da final derken, Belediye maçını, Manisa maçını, daha ellinci dakikalarında o maçı kaybettiğimizi bilerek izliyoruz. Ayıptır, “Bütün İspanya Beşiktaş’ı biliyor” diye geziyoruz, daha Manisa’yı yenemiyoruz.

“Liderlik diye çıktığı maçın 1 hafta sonrasında ilk 5’in bile dışında kalma” ustası Beşiktaş’ta, berbat maçın üç ‘çok başarısız’ı var.
İbrahim Toraman;
Form tutamıyor. Milli takımda ortaya koyduğu dip performans sonrası şu Hiddink’e bile “Al, aldık gördük” dedirtecek bir oyun ortaya çıkardı. Döndü, dün İnönü’de garip işler yaptı. Ayakkabıları yağlı gibiydi. Kestiği 1-2 kritik top dışında 1 tane topu doğru yere vurmadı. Iska, hatalı pas, ne varsa yaptı. Onun gibi üst sınıf bir oyuncuya yakışmayacak bir durumda formu.
Holosko;
Sahada geçirdiği her saniye, dünyadan, evrenden çalınan bir zaman. Şu Manisa, üstüne parayla bile geri alır mı bilmem.
ve Hakan Arıkan;
Artık kabak tadı vermiş durumda. Kendini de, takımı da, komik durumlara düşürmeye devam ediyor. Her maç üç olmadık top çıkarma potansiyeli var. Ama bunlar 10 saniye ancak tutuyor. Maçın geriye kalan ve 89 dakika 50 saniyesinde ise tam bir yeri saati belli olmayan bomba. O 10 saniye içinde çıkardıklarına mukabil, geriye kalan 89.50’de, olmadık 5 pozisyon verme potansiyeliyle oynuyor. Ve yetenekleri kısıtlı, hatta yetenekleri yetersiz oyuncuları, sırf yüz ifadeleri, iyi niyetleri, bir şeyleri bir şeyleri sebebiyle baş tacı yapmayı marifet bilen Beşiktaş seyircisi, en son Baki Mercimek için takındığı gereksiz duruşu Hakan için sergileme derdinde gibi.

Seyirci demişken,

Ünlü olmadığım için, benim “Taraftar bana yüklenir mi, televizyonlara çıkmama, çok paralar kazanmama engel olur mu, maçta aleyhime koro halinde küfreder mi, sokakta çevirir döver mi” gibi dertlerim yok. Ben açıkça söyleyebiliyorum. Bir kez daha söyleyeceğim. Beşiktaş seyircisi, şarkıcı. Şarkı söylemeye geliyor, şarkısını türküsünü söylüyor, gidiyor. 1. dakikadaki tezahürat da belli, 45. dakikadaki, ikinci devre başlarkenki de belli; 85. dakikada ‘yumruklar havaya, yumruklar havaya’, o da belli, maç 5-0’mış, 0-5’miş, hiç önemi yok; ne sırası değişiyor, ne tonu değişiyor, ne bir şeyi, program paket halinde hazır.
Hakem, “ikisi de verilmeyebilecek iki sarı karttan” orta sahamızın bel kemiğini oyundan atarken Beşiktaş seyircisi neredeydi belli değil. Serdar Kulbilge’den sonra Türkiye’nin 2 numaralı vakit hırsızı İlker, daha 1. dakikadan zaman çalarken Beşiktaş seyircisinin uyandığı dakika 63. Sarı kartlı Manisalı futbolcu iki dakika sonra bir başka sarı kartlık hareket yaparken Beşiktaş seyircisi nerede, belli değil. İki penaltımız verilmezken, maç içinde tam beş elle oynama görülmezken Beşiktaş seyircisi nerede belli değil.
Artık iyice saçmalamaya başlamış Hakan’a anlamsız derecede cansiperane destek verirken, ikinci yarıdaki ilk gol pozisyonuna 84. dakikada girdiğimiz bir maç sonrası takımı tribünlere çağırırken ise orada Beşiktaş seyircisi.
(Bu arada Simpson’ın ortasında Makukula ikinci golü atmak üzereyken, sanki bunlar bizim forvetimizmiş gibi “İki geliyor iki…” tezahüratı yaparken de maalesef orada.)

Küfür cezaya tabi hale geldikten sonra, Beşiktaş seyircisinin saha içine etkisi, zaten yoktu, iyice sıfırlandı. Elinden küfür, yabancı madde ve meşale silahı alınmış seyirci paralize durumda. Islık, alkış ve uğultu gibi, çok daha basit ve ‘sıfır ekipmanlı’ silahlardan da bihaber. Ya da bunları kız işi buluyor, delikanlı görülecek kadar sert bulmuyor. Tercihleri, bir işe yaramış yaramamış, sırf karizma icabı ve eğlenceleri gereği sert görüntü oluyor.
Beşiktaş seyircisinin derdi takımı harekete geçirmekten çok, sansasyon. En çok biz bağıralım, savunulana giydirelim, giydirileni savunalım, en değişik tezahüratları bulalım.
İnin bir sorun bakalım sahaya, içinde üç tane Türk kalmış takım ne kadar anlıyor bağırılanları, ne kadar umurunda değişik tezahürat.

Birçok maçtan sonra olduğu gibi, bu maç sonrası da iddia ediyorum ki bu kırmızı kart Fener’e Galatasaray’a değil, kendi sahasında Bursaspor’a bile çıkartılamaz. İkisi penaltı olmak üzere toplamda beş elle oynamanın 1 tanesi olsun görülür. Barış Şimşek isimli arkadaş, İnönü’ye gelip de şu rezaleti çekinmeden sahneleyebilen ilk hakem değil. Ama Beşiktaş seyircisi, tezahüratının aksine, kimsenin gücüne güç katmadığı gibi, kimse için de baskı unsuru veya caydırıcı değil. Sadece kendilerini eğlendirme amacıyla geliyorlar ve takımı Manisa gibi bir takımdan kendi sahasında 3 tane yediğinde bile bunu başarıyorlar.

Ve son olarak, bundan sonra her yazının sonunda ekleyeceğim kampanya cümlesi öncesi;

Rakip takım sol köşeden korner atıyor. Atan futbolcu korneri tam 23 saniyede kullanıyor. Buna bile tamam. Ama top gidiyor, öbür kenardan taca çıkıyor, taç atışını yapmaya yine ta öbür kanattan, 60 metre yürüyerek, deminki o korneri kullanan oyuncu geliyor.

Bu zihniyetin adı utanmazlıktır. Bu zihniyetin adı terbiyesizliktir.
Bu sporda FIFA’daki o köhne beyinlerin, o ahmakça ısrarı olduğu sürece, top oyunda olmadığı halde sürenin işlemesi saçmalığı devam edecek ve bu ahlaksızlık sürecek.
Tek bir yıldız oyuncuyu korumak için bile kurallar değiştirilirken, koskoca takımları koruma yönünde şu adım belli ki atılmayacak.
Bu yüzden,
Sözüm artık bu hırsız zihniyete değil, onu maç sonlarına 3’er 4’er dakika ekleyerek ödüllendiren dinozor sürüsüne:

YETER.
MAÇ SÜRELERİ KISALTILSIN, SÜRE TOP OYUNDA DEĞİLKEN DURDURULSUN.

Teoman Akben

[adrotate group=”77″ banner=”80″]

Dikkati Çekenler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu