BeşiktaşMüslüm Gülhan YazıyorSerdal Adalı

Müslüm Gülhan: Abraham’ın Osimhen’e rakip olarak transferi illüzyondur.

NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan Serdal Adalı'yı Hasan Arat'tan sonra "2. İllüzyonist" olarak nitelendirdi.

Serdal Adalı “2. İllüzyonist”

NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan Serdal Adalı’yı Hasan Arat’tan sonra “2. İllüzyonist” olarak nitelendirken Abraham’ın Osimhen’e rakip olarak transferi illüzyondur.  dedi

Müslüm Gülhan’ın yazısının tamamı;

Orkun’un standarttı belli ve sınırlı bir kapasiteye sahipken onu bir kurtarıcı gibi sunmak ve anlam yüklendirmek illüzyondur. Masuaku yerine Jurasek’i almak illüzyondur ve sadece 3-4 oyuncu üzerinden hedefe gidilmesi ve onların etrafında taktiksel kurguyu tamamlayacak kalitede oyuncuların alınmamasına rağmen şampiyonluk hedefi illüzyondur.

İllüzyon, yanılsama üzerinden yapılan bir kurgudur. Gerçek bir nesnenin duyular üzerindeki izlenimlerinin yanlış değerlendirilmesidir.

İllüzyonistte bu işin ustasıdır.

İnsanın yaşadığı tüm sosyal, politik, ekonomik ve kültürel temelli değişimler, bireyin sosyalleşmesi ve evrimleşmesine neden olan algı: nesnelere karşı duyumlar vasıtasıyla görsel dünyayı anlamlandırmasına olanak sağlar.

Algılama, nesneden elde edilen görüntü, diğer taraftan düşünce içerikleri ve edinilmiş deneyden etkilenen sübjektif bir olaydır.

Algı manipülasyonu ise bu subjektif değerlendirmeye direk müdahale içeriğine sahiptir. Hedeflenen kitleyi istenilen bir amaç ve fikir üzerinden ikna ederek-sonuçlandırılmaya çalışılan amaç için istenilen ortamın yaratılmasıdır.

sampiyonlar ligi WTS 2

İşte bu manipülasyonlar adeta illüzyondur.

Evet, gerçek olmayan bir gösterinin vereceği ‘haz’, insan için geçici mutluluğa sebep olsa da gösteri bittiğinde yüzleşilen gerçekler-gösterinin içeriğinin manipülasyon olduğunu tartışmaya açar.

Algı manipülasyonu bir yanılsamaya neden olur. Yapılanların hedef kitle üzerinde yarattığı etki, gerçeklerin yanlış değerlendirilmesini sağlar.

Serdal Adalı illüzyona Arat’ın kaldığı yerden devam ediyor

Başlangıcındaki heves ve beklenti “aldatıldık” söylemi ile son bulur.

Hasan Arat’ran sonra Serdal Adalı illüzyona Arat’ın kaldığı yerden devam ediyor. Takip edenler bilir bu yazıyı Hasan Arat için yazmıştım ve çok az değişikliklerle Adalı için devam eden bir yazı olacaktır. Çok fazla yorulmaya gerek yok çünkü BJK bir ‘dejavu’ yaşamakta.

Arat’ın “Futbol takımının sorununu henüz çözemedik. Bunlar 1-2 günde çözülecek sorunlar değil. Yaptığımız müdahaleler henüz sonuç vermedi. Her yönden sıkıntılı bir dönem. Maddi manevi çok çalışmamız gereken bir dönem. Beşiktaş’a sahip çıkalım” dediğinde… Serdal Adalı’nın söylemlerinden ne farkı var.

İllüzyona şuradan devam edelim geldiğinde: “Beşiktaş’ın gerçekleri, 4 milyar lira daha artan borç yükü, tamamı 2025 mayıs ayına ertelenen bonservis bedellerinin olduğu bir tablo var.

Beşiktaş’ın toplam borcu, 1 yılda yüzde 45 seviyesinde artış gösterdi. Mayıs sonuna kadar 50 milyon avro, aralık sonuna kadar da ikinci bir 50 milyon avro açık olduğunu görüyoruz. 100 milyon avrodan bahsediyoruz” dedi demesine de…

Abraham 43 M€, Orkun 55 M€, Ndidi 24 M€, Cerny 20 M€, Djola 12 M€, Johan 1 yıl 5 M€, Taylan 6 M€, Toure 1 yıl 5 M€, Rıdvan 3 M€, Jurasek 1 yil 1,5 M€, Gökhan 1,5 M€. Toplam: 176 milyon avro. Buna iki tane Latin çocuğu da 15 milyon avro olarak eklersek:191 milyon avro yapar. Yerelde 9 milyar 252 milyon TL harcama yapmış Serdal Adalı.

Arat’ta 9 ayda bonservis bedelleri, maaş giderleri, menajer komisyonları, bonuslar, imza paraları ve vergilerin toplamıyla harcanın paranın hemen hemen 120-130 milyon avro harcanmıştı. Yani 6 milyar 300 milyon TL.

Her iki başkanında başlarken yaptığı açıklamalar, birkaç ay sonra yaptığı açıklamalar arasındaki fark; bir çelişkiden ziyade bir illüzyonun itirafıdır.

Arat ilk 4 ayda 3 antrenör değişikliği yaparken Adalı şimdilik 2’de…

Şampiyonlar Liginde, alınacak puanlar hariç, sadece katılım ve finale kadar katkı ücretlerinin toplamı 63,5 milyon avro olduğunu düşündüğümüzde ve aynı şekilde Avrupa Ligindeki paranın toplamı da 14,03 milyon avroya denk geldiğini düşündüğümüzde, ortada şampiyon olmadan-prestij ve duygusal etki dışında katkısı olmayan transferlerin sonucunun sorumlusu Serdal Adalı’dır.

Müslüm Gülhan: Abraham’ın Osimhen'e rakip olarak transferi illüzyondur.

Masuaku yerine Jurasek’i almak illüzyondur

Abraham’ın Osimhen’e rakip olarak transferi illüzyondur. Orkun’un standarttı belli ve sınırlı bir kapasiteye sahipken onu bir kurtarıcı gibi sunmak ve anlam yüklendirmek illüzyondur. Masuaku yerine Jurasek’i almak illüzyondur ve sadece 3-4 oyuncu üzerinden hedefe gidilmesi ve onların etrafında taktiksel kurguyu tamamlayacak kalitede oyuncuların alınmamasına rağmen şampiyonluk hedefi illüzyondur.

Ligde 11. hafta BJK 17 puanda Galatasaray 29 puanda.

Ve tüm bu organizasyonların dayanağı algıdır.

Algı üzerinden bir illüzyon yaratılarak-zihinsel süreç dahilinde bilginin yanılsatılması sayesinde her türden bilgi, manipüle edilerek-olana rağmen olmayanı varmış gibi göstermek suretiyle bir şekilde korunmayı Hasan Arat tüketti.

Serdal Adalı artık bu manipülasyonları kongrelerdeki Beşiktaş’ı değil de başkanı koruyan her dönemin masa-başı abilerle süreci yönetemez.

Serdal Adalı “rakiplerimiz 3-4 senede ancak bu seviyeye gelebildiler” demesi bir illüzyondur. Galatasaray ligi 13. sırada bitirdikten sonra hoca değişikliği ve Ahmet Bulut- Jorge Mendes ikilisi ile ilişkilerini kesip 4 önemli oyuncuyu transfer ettiği sene şampiyon olması gerçektir.

Serdal Adalı’nın 3-4 sene zaman istemesi illüzyondur. Ama 3-4 senede harcayacağı paralar ve kulübün borcunun 40 milyar TL’ye geçmesi gerçektir.

Bu manipülasyon ancak top çizgiyi geçene kadar işler. Top çizgiyi geçmemeye başladığında gerçeklerin tartışılması kaçınılmaz olur. Bakın Hasan Arat’ı Polonya Cumhurbaşkanı da kurtaramadı…

Müslüm Gülhan – NationalTurk

Müslüm Gülhan: Gençleştirme üzerine ticaret yapılmaz

Dikkati Çekenler

Başa dön tuşu