HaberSpor Haberleri

Rodrigo Tabata: Benim için ödenen para baskı oluşturdu

tabata sivilBeşiktaş’ın Brezilyalı oyuncusu Rodrigo Tabata, Lig TV’de yayınlanan 5 Çayı programına katıldı ve Tunç Elibol’un sorularını yanıtladı.

Tabata, renkli kişiliğini ve esprili yönünü konuşturduğu programda ilginç açıklamalar da yaptı. Brezilyalı oyuncu, Japonya ile olan bağını açıklarken, Fenerbahç kaptanı Alex’e de övgüler yağdırdı. Bir konuda ise “O’ndan öndeyim” dedi. Peki ama hangi konu?

İşte Tabata’nın sözlerinden derlenenler

-“ZAMANLA HER ŞEY DAHA DA İYİ OLACAK”

Konya Şekerspor maçında süre almıştım, şansım olmuştu. O maçta iyi oynadığımı düşünüyorum. Antalyaspor maçında da şans buldum. Son olarak Gençlerbirliği maçında şans buldum ve gol de attım. Tabi ki beni multu ediyor her maç biraz daha iyi olmam. Her geçen gün daha iyiye gidiyorum. Ben kendime, arkadaşlarıma ve hocama çok güveniyorum. Umuyorum ki her şey zamanla daha da iyi bir hal alacaktır.

-“GÜZEL BİR GOLDÜ”-

Gençlerbirliği maçındaki golü anlatmak gerekirse; Yusuf’a beraber atağa çıkıyorduk. Ben biraz geri kaçtım boş alan bulabilmek adına. Yusuf’un pası da çok güzeldi. Rahat bir pozisyonda kalınca son dakikaların verdiği rahatlıkla da birlikte şut atmak istedim. Güzel bir gol olduğunu düşünüyorum.

-“TRANSFER ÜCRETİM ÜZERİMDE BASKI YARATTI”-

Ben buraya transfer olduğum zaman, benim için ne kadar ödeneceğinin benimle alakası yok. İki kulüp anlaştı ve ben buraya geldim. Bu ücret hep bana soruldu ve üzerimde baskı yarattı. Ben kendimi göstermek için uğraştım ama şanssızlıklar oldu, beklentilere tam olarak karşılık veremedim. Zamanla toplamaya başladım kendimi. Bu baskıyı artık geride bıraktım diyebilirim.

-“GAZİANTEP’İ ÇOK İYİ TANIYORUM”-

Gaziantepspor’la bir maçımız var. Eski takımım. Biz futbolcu olarak bunlara alışığız. Ufak bir zaman alıyor yeni şehirlere alışmak. Antep maçında tabi ki benim için enteresan anlar olacak. Benim büyük bir avantajım var; eski takımımı çok iyi tanıyorum. Ama onların da bir avantajı var; onlar da beni çok iyi tanıyorlar. Orada oynayan herkesi çok iyi tanıyorum. Hocalarını çok iyi tanıyorum. Kulübümün kazanması için ne gerekirse yapmaya hazırım.

-“ALEX’TEN BİRAZ DAHA İYİYİM”-

Türkiye’deki diğer Brezilyalı arkadaşlarımla sürekli beraberim. Gerek takım içindekiler gerek de takım dışındakilerle. Aynı dili konuşuyoruz sonuçta. Alex’le mesela sürekli birbirimize fıkralar anlatıp, güleriz. Birlikte olmak tabi ki hepimizi mutlu ediyor. Birlikte güzel vakit geçirmeye çalışıyoruz. Onlarla beraber olduğum zamanlarda hep fıkralar anlatıyorum. Özellikle Alex’in eşi gülmeye çok meğilli. Bazen komik olmayan bir fıkrada bile çok gülebiliyor. Ben de bundan mutlu oluyorum tabi ki. Onlar güldükçe ben de mutlu oluyorum. Benim fıkralarım Alex’ten biraz daha iyi diyebilirim. Ben yüzde 5 öndeyim ona göre. Beni geçmek için fıkra kitabı da aldı. Onun için onun fıkraları daha yeni diyebiliriz.

-“BOBO’YU HER SABAH BEN UYANDIRIYORUM”-

Ben her sabah Bobo’yu uyandırmaya gidiyorum. O da uykuyu çok seviyor ve bir türlü kalkmak istemiyor. Ben de onu uyandırmak için fıkralar anlatırım her sabah. O da bana her sabah “Yeter artık Japon! Önce bir uyanayım da fıkralarını öyle anlat.” diyor. Bütün arkadaşlarım Türkiye’de kalitelerini ortaya koymuş olan insanlar. Benim için de büyük bir şans onlarla beraber olmak.

-“İYİ BİR EŞ OLDUĞUMU DÜŞÜNÜYORUM”-

2006 senesinde bir gün eşimle oturup fotoğraf ayıklıyorduk. Taşıdığım çantayı yapma fikri o zaman aklımıza gelmişti. Çok iyi bir insan, ona büyük saygı duyuyorum. Futbolcu olmaktan gerçekten zor. Benim onun için yapabileceğim en ufak şeydir bu. Sevdiğim, saygı duyduğum insanı hatırlamak için çantamda ikimizin fotoğrafı basılı. Ben iyi bir eş olduğumu düşünüyorum. Sevecenim, iyi kalpliyim. Elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum onun için. İlk söz benden çıkıyor evde ama ikinci sözü genelde eşim söylüyor.

-“DEDEM JAPON AMA BEN BREZİLYALIYIM”-

Ben Brezilyalıyım. Ama Japonya ile büyük bağlarım var. Dedem bir Japon. O yüzden o kültürle alakalı çok şey biliyorum diyebilirim. Ben Brezilyalıyım tabi ki bu bir gerçek. Biz aile içinde toplandığımızda Portekizce konuşuyoruz. Dedemin olduğu ortamlarda Japonca da konuşuluyor. Genelde Portekizce konuşmayı tercih ediyoruz ama.

-“EŞİM YAPIYOR, BEN YİYORUM”-

Antrenmanlardan ve maçlardan fırsat bulunca eşimle tarihi yerleri gezmeyi çok seviyoruz. Ayasofya olsun, Sultanahmet olsun çok güzel yerler bunlar. Genelde ikimiz de evcimen insanlarız. Evde oturmayı tercih ediyoruz. Eşim yemek yapmayı çok seviyor. Ben de yemek yeme konusunda çok başarılıyım, rakibim yok.

-“TORAMAN’LA BENİ KARIŞTIRANLAR OLUYOR”-

Saçlarımız Toraman’la birbirine çok benziyor. Maç içerisinde ikimizi karıştırdıkları anlar olabiliyor takım arkadaşlarımızın. Toraman’a bakarak “Tabata topu at” diyenler oluyor ama biz alıştık bu duruma. Türkiye’de bulunduğum süre içerisindeki en önemli anım Beşiktaş’a gelmek oldu. Zamanında beraber oynamak istediğim oyuncularla ertesi gün antrenman yapmak. Alex’i Brezilya’dayken, Brezilya Milli Takımı’nda oynarken onu çok beğenirdim. Alex’le böyle karşılıklı oturacağımız hiç aklıma gelmezdi. Gerçekten çok değerli bir insan ve bana verdiği tavsiyeler çok etkili oluyor hayatımda.

-“SARI KART UMRUMDA BİLE DEĞİLDİ”-

Gaziantepspor’da oynarken attığım bir gol sonrası tribüne çıkıp eşime sarılmıştım. Bütün maç aklımda o vardı. Gol attığım anda yerden bir çiçek alıp eşime götürdüm.O an umrumda bile değildi açıkçası sarı kart görmek. Hakem de sarı kart göstermemişti bana.

[adrotate group=”55″]

Dikkati Çekenler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu