Gündem

Turşulu yazı

Vadiye bakan balkona oturdum, yarın sabahki sıkıcı mesaiyi düşünmeye daha çok var…

Karşı tepede dalgalanan TRT binasının bayrağı güzel görünüyor…

Vadi sessiz,  hava serin, gökyüzü yıldızlı…  Masada bir kadeh  Chateauneuf Du Pape, iyi hasatındanmış. Tam da böyle bir gecede balkonda içmem içinmiş… Herşey düşünülmüş…

Hafiften Notre Dame de Paris’den  “Belle” çalıyor..  Anısı vardır, unutmak istesem de hatırlatır kendini şarkı.

Geçirdiğimiz iki güzel gün sonrası arkadaşımı Zekeriyaköy’e uğurladım.

……

Bazılarınızın çokça eleştirmesine rağmen, yolum düşmese de,  Beşiktaş esnafı önemli ve özeldir benim için. Zaman bulduğumda turist gibi gezmek istediğim bir yerdir. Pasajları, Beşiktaş Kültür Merkezi, küçük esnaf lokantaları, börekçileri, kitapçıları, ayakkabıcıları  ve aradığınız diğer herşeyi bulabileceğiniz bir semttir.

Ankara’da büyüdüğüm mahalleyi anımsatır bana. Dondurmacı Ali Amca’yı, Kokoreççi Mustafa Amca, Ahmet Bakkal ve Erhan Kırtasiye. Bunlar çocukluğumun esnafıydı. İşte Beşiktaş çarşısı bunları anımsatır bana.

Beşiktaş’ın içinde eski ve küçük bir turşucu vardır. Beşiktaş çarşısının kenarında. Tesadüfen keşfettiğim bu turşucunun müdavimi oldum.  Hazır turşu kimyasallığından uzak ve market samimiyetsizliğinden uzak sahibi, nefis turşuları ve turşu suları…

Uğramanızı tavsiye ederim, uzağında olsanız da görmenizi tavsiye ederim. Hem medeni hem pazar havasında bir yer nadir görürsünüz İstanbul’da…

Beşiktaş Balık Pazarı’nın arka tarafındaki küçük meyhanelerde iş çıkışı buluşmaları yapabilir, iki tek atıp evinize geçebilirsiniz, keyifli sohbetler edebilirsiniz. Meze ve balık kalitesini biraz yükseltmeleri gerektiğini her gittiğinizde hatırlatırsanız, ileride istenen kaliteye de ulaşacaktır. Salaş Meyhane  olmanın da kuralları ve gerekleri olduğunu hatırlatmayı size bırakıyorum.

Levent – Ortaköy arasında yer alan evimin bulunduğu sitenin çevresinde bunların hiçbiri bulunmaz.

Turşucu yer almaz, meyhane yoktur, peynir için zincir marketlerin şubelerine kadar yürümek zorundayım.   Kapının önündeki çuvaldan kestane tartıp verebilecek bir esnaf da yoktur. Gece belli bir saatten sonra bekçinin düdüğüyle birlikte neredeyse yatma saati de gelir.

Neredeyse yürüme mesafesinde bir esnaf yoktur, çünkü bu havzada yaşayan insanların çevresinde esnaf bulunması neredeyse ayıptır, hem yaşam kalitelerini hem de ev fiyatlarını olumsuz etkiler…  Giyimleri, yaşamları, arabaları ve evleri birbirine benzer…  Duydum sizi.. Bence de…

Halbuki öyle midir Beşiktaş Çarşısı… Bir gününüzü sabahtan akşama kadar sıkılmadan geçirebilirsiniz.. Üstelik burada aldığınız   domatesi,  Beşiktaş’ta yarı fiyatına daha ucuz ve iyisiyle yiyebilirsiniz.

Sahi yav, ben size çokça turşudan bahsedecektim değil mi?

İki gece üstüste feneri sabaha karşı  söndürünce, bugün de böyle mülayim yazı çıktı klavyeden…

Bokunu çıkarmayın, herşeyi sizin yerinize düşünmemi beklemeyin, yazının gerisini siz getirin bu gece…

Yapmayın, çok şey istemedim… Sizin de anlatacaklarınız olmalı…

………………………………………….

Karşı tepede dalgalanan TRT binasının bayrağı güzel görünüyor…

Vadi sessiz,  hava serin, gökyüzü yıldızlı…

Hafiften gelen müzik Sezen’in 5 Çayı…. “Ben de uzun bir yola gittin farzederim, kandırırım kendimi ne yapayım, bütün hatıralarıma da saygılar arzederim,  ama unutur muyum asla, niye unutayım?”

Gecenin kaçında ve nasıl bir ruh haliyle yazmış merak ettim… Her neyse..i

Masada bir kadeh kırmızı şarap… Yarıya inmiş….

Birkaç dakika önce kendini göstermiş, hilalden yarımaya dönmüş sapsarı ve kocaman bir ay….

Bahçeden iğde, nergiz ve ıhlamur kokuları geliyor…

Vadinin ışıkları çapkın göz kırpmalarda…

Hayat yanıbaşımda…

Elimden tutuyor bu gece…

Size de afiyet olsun…

 

Dikkati Çekenler

7 Yorum

  1. Yine tarzınızı ortaya koymuşsunuz sayın burnu havada ve kibirli yazar. Ne yalan söyleyim yine de seviyorum tarzınızı. Beşiktaş hakkında yazmadığınız için eleştiri alınca yazmışsınız. Çok iyi bir ironi olmuş, yani alın illa beşiktaş yazın deyince yazıyorum ama gerisini de size bırakıyorum ben gecenin keyfini çıkarıyorum demişsiniz. Bir alemsiniz, hakikaten başına buyruksunuz.
    Neden yorumlara cevap vermediğiniz konusnuda da bi yazı yazarsanız çok memnun olucam.

  2. Beşiktaş hakkında yazılacak çok şey var. Mesela hiçbir yerde bulamayacağınız yöresel yemekleri bulabilirsiniz. Aklınıza gelen herşeyi Beşiktaş Çarşısı’nda bulabilirsiniz. Beşiktaş’ta yaşıyorum ve asla bir başka yerde yaşayabileceğimi düşünmüyorum.
    İçtiğiniz şarap herneyse sizin için özenle seçilmiş onu çarşıda bulabilir misiniz bilmiyorum 🙂 Bu gazetedeki haberlerin çoğu Beşiktaş’la ilgisi olmayan haberler. Beşiktaş bir tek futbol takımından ibaret değildir bence bu yazınız iyi olmuş. Beşiktaş ilçesindekilerin bu gazeteyi okumasını istiyorsanız yaşadığımız yerle ilgili bişeyler yazmalısınız. 3 tane gereksiz spor yazarı var kim okuyor o da belli değil.

  3. Acaba Beşiktaş çarşısı ne kadarda bir denetleniyor yediğiniz şeylerin temizliğinden nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Turşuyu evde yapıp yiyin bence çok daha temiz olur. Avrupa Birliği standartları gelmediği sürece sokaktan birşey yemek çok zararlıdır. Allah bilir yakında kokoreç yazısıda yazarsınız.

  4. İskeçeli kadir adlı yaratığın insan duygularına sahip olduğuna dair şüphelerim var.

  5. Beşiktaş Çarşısının börekçileri süperdir arkasındaki meyhanelerin yemek kalitesi kötüdür gitmeyin 🙁

  6. Merhaba, bu yaz gününde balık yemeyin derim.

  7. ben de bu yaz günlerini balık ve rakısız geçirmeyin derim. güzel yazı olmuş.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu