Ahmet Nur ÇebiBJK HaberleriFulya DavasıGündemSpor Haberleri

Mahmutyazıcıoğlu’nun söyledikleri

Birgün Gazetesi yazarı Müslüm Gülhan’ın bugün yayınlanan Şafak Mahmutyazıcıoğlu ile ilgili yazısı

Mahmutyazıcıoğlu’nun söyledikleri

Beşiktaş’ın eski yöneticisi olan ve Yeşilköy’de bir restoranda saldırıya uğrayıp öldürülen Şafak Mahmutyazıcıoğlu, uzun süre konuşmak için bir uygun mecra bulamadığı zaman, ki engellerle karşılaştığını da kendi söylemişti, Tele1 kanalında sevgili Onnik Azinyan’ın hazırlayıp sunduğu ve benim de konuk olduğum ‘Spor Arası’ programına katılmıştı. Tabii Fikret Orman’ın başkan olduğu ve Mahmutyazıcıoğlu’nun yönetici olduğu döneme ait sorulması gereken sorular ve cevap alınması gereken konular vardı… Bu ona göre de bekleyenlere göre de iyi bir fırsattı.

Ben kendisini tanımıyordum, ne iş ile ilgilendiğini bilmem, ilişkileri ve onların sonuçları kendisi adına ne anlam ifade ederdi onu da bilemem. Sadece o programda karşılaşmıştım, ama, içinde bulunduğu durumdan son derece rahatsız olduğunu ve bu durumdan kurtulmak istediğini her konuşmasında belirtip, buna uygun ortamlarda bunu gidermek arzusundaydı. Divan toplantılarında ve Mali Genel Kurullarda bu konuda yeterli ortam bulamadığından mustarip olmakla birlikte, son Mali Genel Kurulda şartları zorlayıp konuşacağını programda belirtmişti.

Öyle de yaptı.

***

Şimdi, hem bizimle beraber olduğu programda hem de Mali Genel Kuruldaki konuşmalarını hiçbir şey katmadan yorumsuz olarak burada yazmak istiyorum ki Beşiktaş ile ilgili içinde bulunan durumu ifade etmesi adına…

Program içinde sorduğumuz sorulardan biri kesmiş olduğu 2 milyon TL’lik makbuz karşılığı nedeni belli olmayan para ile ilgiliydi.

Tele1 programında, bu konuda kendisinin mağdur olduğunu ve Ahmet Nur Çebi’nin de bunu açıkça söylediğini ve Fatih Doğan ve TRT muhabiri Fırat Günayer’in bu konuda tanık olduğunu beyan etti. Sonunda gerçekleri Mali Genel Kurulda açıklayacağını söyledi.

Beşiktaş’ın eski yöneticilerinden Şafak Mahmutyazıcıoğlu, 2 milyon TL’lik fatura hakkındaki iddialarla ilgili olarak Mali Genel Kurulunda yaptığı açıklamada: “Şimdi az önce arkadaşım (Emre Kocadağ) çıktı benim bu konuyla alakam yok dedi. Arkadaş aha sana Cumhuriyet savcılığı orada, Denetleme Kurulu (Feyyaz Tuncel) burada, Divan Başkanlığı da burada (Engin Baltacı) ben bunun tamamını birazdan yazılı olarak buraya teslim edeceğim, whatsApp mesajları, geldik gittikler, Türkiye’nin şu anda çok meşhur vakıflarında görevli İsmail diye bir arkadaş. Ve Yeşilköy Yapı Kredi Bankasının önünde gelip benden parayı alan da bu arkadaşın (Emre Kocadağ) görevli şoförü. Tamam mı? Tatmin oldunuz mu? Şimdi eğer bu yoksa buyurun mahkeme. Ben de mesajlar var, fotoğraflar var, WhatsApp yazışmaları var.”

***

Diğer bir soru çatı faturasıyla ilgiliydi. Şafak Mahmutyazıcıoğlu çatı faturası ile ilgili olarak Tele1 Spor Arası programındaki soruya verdiği cevapta: “Çatı danışmanlığı faturası ile ilgili bana dava açtılar. Mahkeme beni haklı buldu ve gerekçeli kararda ‘görünen gerçeklik’ diye ibare var. Bu faturanın referansları ‘Kaptan Çelik’. Adam oranın çalışanı kendine bir firma kurmuş. Şimdi, bu önemsiz bir şey mi?”

En önemli soru tabii ki Ahmet Nur Çebi’nin de kendi ifadesiyle 95 milyon dolara zarar var dediği Fulya davasıyla ve bu dava devam ederken, dava dışında kurulan uzlaşma amaçlı hakem heyetinin nasıl oluşturulup Beşiktaş’ın buradan zararla çıkmasıyla ilgiliydi. Şafak Mahmutyazıcıoğlu: “Fikret Orman’ın çalışma prensiplerinden biri, işleri kişilere dağıtır ve onların sorumluluğunda çözülmesini ister. Fulya da ki tahkimi bizzat Ahmet Nur Çebi yönetti. Kulüp avukatlarının bile haberi yoktu. Kendi avukatlarıyla yönetti. Beşiktaş’ın mağduriyetleri söz konusudur. O işin içinde hiç olmadım.”

O meşhur Kağıthane’deki Genel Sekreterin satın alınmadığını ifade ettiği 11 daire ilgili Tele1’deki ‘Spor Arası’ programındaki soruya verdiği cevap: “Yıldırım Demirören döneminden kalma bir ‘Barter Çekleri’ var kulüpte. Birkaç milyonluk. Beşiktaş Belediyesine borçlarımıza karşı vermek istedik olmadı. Onu yapmaya çalıştık bunu yapmaya çalıştık olmadı. Sonra icra kurulu başkanımız böyle böyle bir firma var bunları kabul ediyor. Bir bu konuda çalışalım. Nedir? Elimizde 5 milyonu parayı kurtarmak için belki bir 5 milyon daha para vermemiz gerekecek. 11 daire hikayesinde genel sekreter Mesut Urgancılar bizi suçluyor ama, bunların hepsini yürüten ve firmayı bulan Ahmet Nur Çebi’dir. Dahasını da konuşurum ben. Gidip baksınlar 2017 yılına belki Kaptan Demir Çelik DKY firmasına demir çelik satmıştır.”

***

Tele1 programında KMPG raporuyla ilgili soruya Şafak Mahmutyazıcıoğlu: “Buradan soruyorum size KPMG raporu nerde? Başkan ben bile görmedim diyor. Ama KPMG bir divan kurulu üyemize biz mart ayında çalışmaları tamamladık diye bir mail atmış.” cevabını vermişti.

Ve Mali Genel Kuruldaki açıklaması ise:

“KPMG bunu bulmamış. İki aydır siz şahitsiniz. Ben tam iki aydır çıkıp Twitter’da her yerde işte o sohbet odalarında, televizyonda, gazetecilerle… İki aydır ne diyorum? Son gün bu raporu çıkaracaklar. İbrayla alakası olmamasına rağmen getirip algıyı yapıştırıp bütün mesele ibra etmemek. Etmeyin ibra… Sayın Başkanım siz de iki bin on iki de ibra olmadınız… Ne oldu? Bakın bugün Beşiktaş’ın en şerefli görevindesiniz. İbranın bir önemi yok. Önemli olan itibar.”
Fulya Davası ile ilgili KPMG raporunda hiçbir şekilde bahsedilmemesini açıklarken:

“Dünkü KPMG raporunda 95 milyon dolarlık Fulya zararını görmezken ben Fulya Otoparkını gördüm.”

“95 milyon 1 tane dava 10 yılın tamamı 102 milyon, arkadaş, 2009, 2019 Toplamı 200 milyon Euro. Buraya koyduk. Herkes konuşuyor. Ya 2009 2019 arasında bir %67–33 meşhur bir davamız var. Hiç mi yok? Beş milyonda mı yok?”

“95 milyon bir tane dava, on yılın tamamı 102 milyon. Nasıl içeri geçirmişler kulübü? KPMG bir tane. Dalga geçiyorlar. Bana da saldıracaksınız belki yani… Hakikaten ben ultrason cihazın nerededir? Bilmem ama… Ultrason cihazını nasıl bulmuşsa bulmuş.”

“Hep diyorlar ki nedir derdin? Niye bu kadar saldırıyorsun arkadaş? Benim çocuklarıma bırakacak. Bir tane büyük holdingim yok. Başkanım sizin gibi benim arkadan gelen bir devasa, demir çelik fabrikam da yok. Hiçbir şeyim yok. Benim bir tane itibarım var. Tamam mı? Benim bir tane itibarım var. “Şafak Bey toparlayalım lütfen.” Benim bir tane itibarım var. Şimdi siz bunu yapacaksınız. Ben yırtınıyorum. Ya arkadaş evinize hırsız girse. “Şafak Bey”. Evinize hırsız girdiğinde suçüstü yakalansa, evde hırsız varken suçüstü polis yakalasa, suçüstü yakalasa polis. Adamı nezarette atsalar, hapse atsalar. Yargılamadan evvel. Yargılamadan evvel adamın bir ifadesini alırlar. Savunmasını alırlar. Anladınız mı?”

***

Aslında Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun komuştuğu konular ki kendisi de işin içinde bulundu, Beşiktaş’ın son 20 yıl içerisinde nereden nereye geldiğinin resmidir.

Dikkati Çekenler

Başa dön tuşu