BJKBJK HaberleriÇarşı DavasıFulya DavasıSpor Haberleri

Ali Rıza Dizdar: Kongrede bana yapılan saldırıyı kimin yaptırdığını biliyorum

Beşiktaş Divan Kurulu Üyesi ve Mayıs ayında yapılacak seçimlerde BJK Başkan Adayı olması beklenen Av.Ali Rıza Dizdar  son günlerde yaşanan olaylar ve Beşiktaş gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Divan Kurulu Üyesi Ali Rıza Dizdar, mevcut Beşiktaş yönetim kurulundan , seçimlere seçimlerde kendisine mali kongre yapılan saldırdaki olayla kadar bir çok açıklamalarda bulundu.

Ali Rıza Dizdar’ın açıklamaları söyle oldu:

MEVCUT YÖNETİM İLETİŞİM KONUSUNDA ÇOK ZAYIF. GEÇEN SENE 4 KUPA ALDIĞINI BİLE UNUTTULAR

Geçmişte kulüplerin en önemli özelliklerinden bir tanesi kağıt kalemin önünde konuşurlardı. Bazıları kağıtlarına konuşacakları sözleri yazarlardı. Geçmişten bugüne kadar kulüplerin en çok dikkat ettiği husus iletişimdi. Çağımızdan bugüne geldiğimiz zaman artık iletişimin bir tekniği var. Bu iletişim işini ciddiye almamız lazım. Bir kulüpte ne oluyor, ne bitiyor, nasıl gidiyor, insanların aydınlanması lazım.

Şimdi bir bakıyorsunuz ki sosyal konularda Beşiktaş’ın Çarşı grubu daha fazla özen gösteriyor. Mesela Çarşı kadına şiddet olaylarına değiniyor. Düşünebiliyor musunuz, Beşiktaş geçen sezon 4 kupa almış, kadın futbol takımının şampiyonluğunu unutup 3 kupalı şampiyon takım diyor. Beşiktaş’ın satranç takımı var mesela, küçük küçük çocuklar o çocuklar ne yapıyor hiç haberimiz yok. Alt yapıda bir sürü gencimiz var çıkarmıyoruz.

MESUT URGANCILAR’A SORMAK LAZIM
Sosyal medyada Beşiktaş Kulübü yerine taraftarlar bu konularda paylaşımlar yaparak duyurmaya çalışıyor. Hiç olmazsa geçtiğimiz yıllarda kızsak dahi rahmetli Tuğrul Yenidoğan bunlardan daha iyiydi. Ben bile rahmetli Tuğrul’a kızanlardan bir tanesiyim. Tuğrul bir şeyler yapabiliyordu en azından. Beşiktaş’a Tuğrul Yenidoğan gibi basından gelen önemli isimler geldi, Reha Muhtar, Fikret Ercan çok önemli hizmetler verdi. Bir kulübün eğer iletişimi zayıfsa, kulübün gidişatından kimse haber alamazsa endişeler, sorular artmaya başlar. Beşiktaş’ta Ahmet Nur Çebi yönetimi iletişim konusunda çok zayıf. Mesela Beşiktaş yönetiminde iletişimde bir Rıdvan Akar vardı. Süleyman Seba’nın kitabını yazan bir Rıdvan Akar vardı… Medya ile taraftar ile iletişim kurabilen bir insandı. Rıdvan Akar’ın devam etmemesine, ayrılmasına, çekilmesine neden olanlar bu sorunu hazırlayanlar. Rıdvan Akar ile yollar ayrılmayacaktı. Kadın haklarında uzman, insan olarak insan, hani damarını kessen siyah beyaz akar derler ya öyle bir Beşiktaşlıydı. Rıdvan Akar’ın Beşiktaş yönetiminde iletişimde bir duruşu vardı. Bunu yapanlar kimler şimdiki kulübün Genel Sekreteri Mesut Urgancılar’a da bir sormak lazım…

FİKRET ORMAN YÖNETİMİNDE İLETİŞİM…
Mesela ben Fikret Orman yönetiminde görev alan iletişimden sorumlu Candaş Tolga Işık’ı tanımam. Candaş Bey iletişim konusunda Beşiktaş’ta başarılı olmuştur. Niçin başarılı oldu diye soracak olursanız her yere müdahale eden Fikret Orman demek ki kendisine müdahale etmedi ki Candaş Tolga Işık görevinde başarı sağladı. İletişim bir kulübe başarı sağlar, sağlaması için de müdahale edilmemesi lazım. Fikret Orman için de bir eleştiri yaparım. Fikret Orman, Çarşı’yı şikayet etti. İnsanların şu anda yargılanmasının sebebi şu anda da Osman Kavala dosyasıyla birleştirilmesinin sebebi olan Fikret Orman ve yönetimidir. Ben bunu unutmuyorum. Benim Beşiktaş’ın iletişimi ile ilgili olarak söyleyeceklerim bunlar, mevcut yönetimin iletişim konusunda büyük zaafiyetleri var.

BEŞİKTAŞ YÖNETİMİNDE ÇOK BAŞLILIK VAR MI ?
Yönetim kurulu bir bütündür. Örneğin yönetimde bulunan Adnan Dalgakıran’ın ne yapıp ne yapmadığı beni ilgilendirmez. Beni ilgilendiren Adnan Dalgakıran bir açıklama yapmışsa, aksi bir durum gerçekleştiyse bunun sorumlusu Genel Kurul’a açıklama yapması gerekeni yönetimin kendisidir. Mesela Adnan Dalgakıran ile ilgili olarak çok konuşulan Bruno Pinheiro konusu ile ilgili faaliyet raporlarında birşey yok. Yanlış anlaşılmasın ben burda Adnan Dalgakıran’ı bir günah keçisi olarak göstermiyorum, vermiş olduğum sadece bir örnek, çünkü böyle bir olayda yönetimde kim varsa hepsi suçludur. Ben zaten yönetim olarak kendilerini ibra etmeyeceği kürsüde yapmış olduğum konuşmada da belirttim.

KONGREDE BANA YAPILAN SALDIRIYI KİMİN YAPTIRDIĞINI BİLİYORUM
Bana kongrede yapılan saldırı ters tepti. Ben akşamında o saldırıyı yapanı buldum. Ben boş bir adam değilim. Utanarak söylüyorum bu saldırıyı planlayan Çarşı grubundan birisiymiş. Çok utandım. E bir gelseydi ya hafta başında Çarşı’nın duruşması vardı. Arkadaşlarını orada savunan benim. Kongredeki olayın içerisinde farklı hesap kitaplar vardı. Hiç önemli değil, ben önemsemedim. Niçin önemsemedim kısmına gelecek olursak mesela benim üzüntüm başka orada benim yanıma gelip sığınan birisi daha vardı. Onu kimse görmedi. Saatlerce benim yanımda oturdu. Şafak Mahmut Yazıcıoğlu benim yanımdaydı. Ben Şafak ile onun sanki son istekleriymiş gibi saatlerce dinledim onu. Beşiktaş ile ilgili rahmetlinin söylediği sözler var zamanı gelince onları da açıklarım. Şafak Mahmut Yazıcıoğlu’nun o gün benim yanımda saatlerce oturduğunda Fikret Orman ile ilgili de söylediği sözler vardı. Şafak benim yanımda otururken kimlerin yanımdan geçip gittiğini de biliyorum. Benim eski müvekkillerim benim yanımdan geldi geçti. Bir şey daha var, benim salondan atıldığımı zannettiler. Hayır ben yukarda oturdum, Şafak Mahmut Yazıcıoğlu’nun konuşması bitene kadar dinledim.

SÜLEYMAN SEBA’YA KÜFÜR EDENLER CENAZEDE EN ÇOK AĞLAYANLARDI…
Bir şeyi daha açıklamak istiyorum kongrede yaşananlar ile ilgili, Divan Kurulu, Tevfik beyler gidip diyorlar ki , ‘ Oy kullanması için Ali Rıza Beyin buraya gelmesi lazım ‘ hayır cevabı alıyorlar. Benim oy hakkımı elimden aldılar ama bu ilk ve sondur. Hiç kimse benim oy hakkımı benden alamaz. Ben Süleyman abiyi (Süleyman Seba) eleştirirdim, çok ağır eleştirirdim. Çok kızardı. Bir gün onunla baş başa bir yemeğe gittik. ‘Ulan çocuk sana kızdığım kadar kimseye kızmadım ama seni niye seviyorum biliyor musun? Bir gün olsun sen bana küfür etmedin’ dedi. O Süleyman Seba’ya küfür edenler varya cenazede en çok ağlayanlardı. Hala da Süleyman abi Süleyman abi diye gezerler. Hadi ordan sizin ona küfürler ettiniz, ben gözlerimle gördüm bunları.

HÜRSER TEKİNOKTAY’A OY VERDİM ÇÜNKÜ, O BİR HAREKETTİ, O HAREKETİN ARKASINDAN GİDİLECEKTİ
Bir konuya daha açıklık getirmek istiyorum. Ben Serdal Adalı ile uzaktan akraba olduğumu öğrenmiş olmama rağmen girdiği seçimde Beşiktaş’ın menfaatlerini düşündüğüm için rakibi Hürser Tekinoktay’a oy verdim. Peki niye oy verdim ? Çünkü bir projeydi… Bir hareketti, o projenin o hareketin arkasından gidilecekti.

AHMET NUR ÇEBİ PARA HAREKETİNDEN GELDİ!
Başkan Ahmet Nur Çebi, önümüzdeki seçimde kimle devam ederse etsin. Beşiktaş’ta artık bir hareket başladı. Başkan Beşiktaş’ta başlayan hareketin başında olursa kazanır. Ahmet Nur Çebi neye göre hareket ediyor ? Rıza Kumruoğlu mu ? rahmetli Hüseyin Cevahiroğlu mu ? rahmetli Süleyman Seba mı ? rahmetle andığımız Gazi Akınal mı ? Kim Ahmet Nur Çebi ? Hangi hareketin içinden geldi ? Ahmet Nur Çebi tamamen para hareketinin içinden geldi. Ahmet Nur Çebi, Mehmet Kazancı’nın eline su dökebilir mi ? Nevzat Demir’in eline su dökebilir mi ? Dökemez, çünkü benim saydıklarım hareketin içinden geldiler. İsmini saydıklarım Beşiktaş için geldiler. Beşiktaş’ın menfaatleri için geldiler.

BAŞKAN SÜLEYMAN SEBA’NIN OY VERECEĞİ TEK KİŞİ…
Süleyman Seba’nın en son vasiyeti Beşiktaş başkanlığı için kimdir bilir misiniz ? Ne Fikret Orman, ne Yıldırım Demirören. Süleyman Seba bana ‘ Tek oyum var oğlum. Ben Hasan Arat’ı isterim. Hasan Arat bu kulübe yakışandır. ‘ dedi. Hasan Arat beni çok ağır eleştirmiştir ama hiç alınmam.

MAYIS AYINDAKİ SEÇİMDE BAŞKANLIĞA ADAYLIĞI…
Ben başkan adayı değilim ama kitleler başkan adayı olarak gösterirse ben bundan kaçamam. Bir hareket başladıysa bu harekette tek bir lider yoktur liderler vardır. Geçici olarak birine sen yönetim kurulu başkanı olacaksın sen kapıyı tutacaksın derler. Ben hepsinde varım. Ben Beşiktaş için gerekirse başkan adayı olurum gerekirse o kapıyı tutarım. Başkan adayı olmam için şu anda imzalar toplanıyor, bunu biliyorum…

MENFAAT SAĞLAMAK İÇİN YÖNETİME GİRENLER VAR!
Beşiktaş yönetimine gelenler kaba konuşmak istemiyorum ama oraya artık bir menfaat sağlamak için geliyorlar. Seyfi Karacan’ı kimse hatırlamaz, öldü gitti rahmetli. Beşiktaş’a verdiği paralar nedeniyle iflas etti. Niye bunu konuşmuyorlar ? Niye bunu kimse söylemiyor ? Fikret Orman ama herşeyini katladı gitti…

ABDULLAH AVCI’NIN TAZMİNATI KONUSUNDA BAŞKANA GİTTİM
Ahmet Nur Çebi’ye Abdullah Avcı’nın sözleşme konusunu konuşmak için gittim. Sayın başkan ben bir hukukçuyum. Bakınız dedim Abdullah Avcı ile ikili bir anlaşma yapılmış birinci sene ve ikinci sene arasında verilen rakamlarda büyük bir fark var. Bu sözleşme hileli bir sözleşmedir. Görüştüm ancak dinlemedi. Kulüpte bulunan diğer avukatları da dinlemedi.

BEŞİKTAŞ’A SÜREKLİ YARDIM EDEN ANTAKYALI İŞ ADAMI…
Beşiktaş’ta bir devrim yapılması şarttır. Kimi parasıyla kimi düşüncesiyle bu devrime katılır. Beşiktaş’ta bir hareket artık başladı. Mesela Katolik bir Beşiktaşlı var. Onun kim olduğunu herkes anlayacak. Antakya’nın en önemli adamlarındandır. Babasına söz verdiği için Beşiktaş kongre üyesi olamıyor. Beşiktaş, Antakya’ya gidiyor otel masrafını veriyor. Beşiktaş’ın stadı yenilenmeye başladığında 20 tane loca alıp parasını peşin veriyor. Ahmet Nur Çebi ise bu kişiye karşı kendisi değil sekreterini aratarak maça gelecek misin diye sordurtuyor bu isme.

HASTANEDEYDİM BENİ FİKRET ORMAN ARADI AHMET NUR ÇEBİ İSE HAFTALAR SONRA ARADI…
Ahmet Nur Çebi’yi ben ikiye ayırırım. Ukrayna’daki Çebi ile şimdiki arasında çok büyük fark var. Ukrayna’daki Ahmet Nur Çebi çok farklıydı bizden biriydi taraftarlarla maç izlerdi. Bana hep abi dedi. Ama ben hastaneye koronavirüs nedeniyle yattığımda ilk telefon eden Fikret Ormandı… Ahmet Nur Çebi günlerden sonra değil haftalar sonra beni aradı.

ADEM LJAJİC’İ KAZANMAMIZ GEREKİYOR
Beşiktaş, Ljajic’den faydalanmak zorunda. Adem Ljajic çünkü futbolu biliyor. Faydalanacaksın ondan, Şifo Mehmet ayarında bir adam.

ŞAFAK MAHMUT YAZICIOĞLU’NU KURTLAR SOFRASININ ÖNÜNE ATTILAR
Herkesin unuttuğu birşey var. Beşiktaş’ın yardım gecesinde bir isim büyük bir destekde bulundu. Onu hiç söylemediler. Şafak Mahmut Yazıcıoğlu’nun yaptığı bağış neden konuşulmadı ? Neden hiç dile getirilmedi bu bağış ve kendisinin kulüpten ihracı istendi. Bu yakışır mıydı ? Yönetim, Şafak Mahmut Yazıcıoğlu’nu kurtlar sofrasının önüne attı. Ayrıca kulüpten alacağı bile vardı. Şafak’ın ailesi bana bir avukat olarak davaya gir desin girerim. Bedel de istemem. Davasına girerim ve adil yargılanma isterim. Sanıkların yargılanması değil, adil yargılanma isterim.

YILDIRIM DEMİRÖREN ADAY OLACAK MI?
Yıldırım Demirören’in başkanlığa aday olacağı yönünde birşey duymadım. Yıldırım Demirören, iyi bir Beşiktaşlıdır. Ben kendisinin aday olacağını düşünmüyorum ama kendisi aday olursa kulübün içerisinde bazı kitleler ona döner. Bizim planlamış olduğumuz hareketin karşısında ise aday olsa bile durabileceğini düşünmüyorum.

SAMSUNSPOR MAÇINDA NELER YAŞANDI ?
Size bir şey anlatayım. Kongreyi idare ediyorum. Serdar’ın yönetiminden istifa etmişti. Serdar kongreyi kazandığı zaman, önemli bir maçımız vardı Samsunspor maçı hani yenildikya hükmen. Oynanan o Samsunspor maçının biraz deşilmesi lazım. Orada Lucescu’nun bir sözü vardı, ‘Derin devlete bir bakmak lazım’, Lucescu söyledi ben söylemedim. Bende o gün kongre idare ediyordum hatta Keçeci’ye telefon ettim, maç nasıl gidiyor diye. Kendisi bana ‘Çok iyi gidiyor.’ dedi bende kongrede sayımdayım gidememiştim maça, sonra ilerleyen dakikalarda bir kez daha telefon ettim. Bana kendisi ‘ Burada bir şeyler dönüyor ‘ dedi.

TEKRAR OYNANMASI DÜŞÜNÜLEN SÜPER KUPA HAKKINDA
Şimdi bu konuda sonuçta kulüpler aklanıldı. Ben o davanın avukatlarındandım. Beşiktaş – Fenerbahçe maçı oynanmalı ama eski takım oynasın. İşin esprisi bu el ele çıksın o dönemin futbolcuları hatta maçtan önce biz avukatlarla da bir maç oynasınlar. Birde zaten şu durum var ben FIFA ve UEFA kurallarını çok iyi bilirim. Geriye dönüş olmaz. Resmi olarak o karşılaşma oynanmaz ama bence bu dediğim şekilde temsili bir maç oynanmalı. Mesela Lösemili çocuklara yada farklı bir vakıfa gelirde bağışlanmış olur.

Hürser Tekinoktay BirGün’e konuştu: Fulya davası ‘Ahmet Dursun, Seba gitsin’ ile başladı

Dikkati Çekenler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu